EDON Kıbrıslıtürk yurttaşımız Doğuş Derya’nın işgal altındaki bölgenin “Meclis”inde yaptığı açıklamayı selamlamaktadır. Ayrıca gösterdiği cesaret nedeniyle işgal altındaki bölgenin aşırı sağcı çevrelerinden seksist ve milliyetçi tehditlere maruz kalan Doğuş Derya ile dayanışma içerisinde olduğumuzu ifade ederiz.
Yeşil hattın iki tarafında da ne yazık ki kimilerinin yurdumuzu ve aynı zamanda çok sayıda yurttaşımızın bilinçlerini bölen duvarları pekiştirmek istercesine tarihi unutturma çabasıyla çürümeye bırakmayı istedikleri büyük tarihi gerçekler hakkında konuşma cesaretini Doğuş Derya gösterdi.
Derya gerek Helen, gerekse Türk milliyetçiliğinin ve şovenizminin işlediği suçlardan bu ülkede iki toplumun da büyük acılar çektiğini ortaya seren gerçekler hakkında konuşma cesaretini gösterdi.”karşı taraftakilerin” işlediği suçlardan söz eden alışageldik bir konuşma yapmadı, bilakis kendi toplumunun ve Türk ordusunun sorumluluklarından söz etti.
Kıbrıstürk toplumundaki aşırı sağcıların tepkileri beklenmedik bir şey değildi. Kıbrıslırum aşırı sağcıların yaptıklarıyla iki toplumun barış içinde bir arada yaşama olanağını yok ettiği ve sonuçta ülkeyi bölünmeye ve yıkıma sürüklediği kendilerine hatırlatıldığında, Kıbrıslırum aşırı sağcılar da aynı tepkiyi gösteriyorlar. EOKA-B’yi ve ’60’lı yılların paramiliter örgütlerini savunanlar böyleleridir.
Derya’nın cesur tutumunu istisnasız hepimiz izlemeliyiz ve bu ülkenin daha iyi günlere ulaşması için yaraları sarmayı gerçekten istiyorsak, tarihimizin karanlık sayfaları hakkında başta şoven cinayetleri ve suçları işleyenler samimi olarak konuşmalıdırlar. İşgal ve bölünmenin sürdüğü 40 yıl çok uzun bir süredir. Tarihi gerçekleri kabul ederek tam içtenlik temelinde yurdumuzun yeniden birleşmesini inşa etmek için şimdi hepimizin açık açık konuşmamızın zamanıdır.
EDON Merkez Konseyi
Yeniden Yakınlaşma Bürosu
19.12.2014